Bundan tam 50 yıl önce, 5 Haziran 1972 yılında BM Stockholm Konferansı`nda insan ve doğa ilişkisi ele alınmış ve konferans sonrası kurulan BM Çevre Programı (UNEP) tarafından 5 Haziran tarihi, “#tekbirdünya” sloganı temel alınarak Dünya Çevre Günü olarak kabul edilmiştir. Stockholm Konferansı ile çevre başlığı, ülke politikaları içine girmeye başlamış, yoksulluğun azaltılması ve çevre koruma hedeflerinin birbirine bağlandığı, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin yolu açılmıştır.

1972’den bu yana Birleşmiş Milletler her 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde farklı bir konu başlığı ile farkındalık yaratmaya ve sürecin tüm aktörlerini (devletler, şirketler, yerel yönetimler, halklar) bir arada düşünmeye davet etmektedir.

Aradan 50 yıl geçti ve bu yılın sloganı yine “#tekbirdünya” 50 yıl sonra, var olabildiğimiz tek gezegenimize yaptığımız baskılar maalesef her zamankinden çok daha belirgin.
Türler ve ekosistemler iklim krizi karşısında uyum sağlamak için mücadele ediyor. Kritik habitatlar, yağmur ormanlarından sulak alanlara kadar birçok doğal miras kaybolmaya devam ediyor. Orman yangınları, fırtınalar, seller, aşırı hava olayları artık yaşamımızın bir parçası haline geldi.

Dünyanın zamanı daralıyor!

Küresel ısınmayı 21. yüzyıl içinde 1.5 derecenin altında tutmak için 2030 yılına kadar yıllık sera gazı emisyonlarımızı yarıya indirmekten başka çaremiz yok. IPCC (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli) 6. Değerlendirme Raporu (2021) ‘’İnsan faaliyetleri kaynaklı sera gazı emisyonlarının neden olduğu iklim değişikliğinin, hâlihazırda dünya çapında insanlara zarar verdiğini ve onları öldürdüğünü, gıda üretimine zarar verdiğini, doğayı yok ettiğini ve ekonomik büyümeyi yavaşlattığını’’ belirtiyor.

İşte bu yüzden Doğa ile uyum içinde sürdürülebilir dengelerle ekonomilerimizi ve toplumlarımızı daha kapsayıcı, daha adil ve daha uyumlu hale getirmek zorundayız. Daha sürdürülebilir bir gezegen oluşturmak için herkese görev düşüyor.

İBB olarak sorumluluğumuzun farkındayız. Yeşil, Adil ve Dayanıklı bir İstanbul için biz de üzerimize düşen görevi yerine getirmeye tüm hızımızla çalışıyoruz. Sürdürülebilir, yaşanabilir ve Dayanıklı bir İstanbul hepimizin hayali. Bunun için 2050 yılında Karbon Nötr bir şehir olmak için Deadline 2020’ye imza attık.

Bu kapsamda İklim Değişikliği Eylem Planımızı hazırladık. Bu plan İBB’nin iklim değişikliği ile mücadeledeki vizyon belgesidir. Atıklar artık Dünya’nın en büyük çevre sorunlarından biri haline gelmiştir. İstanbul için gelecek projeksiyonlarını çalışarak İstanbul Atık Yönetim Planımızı hazırladık. Bu plan ile üretilen atık miktarını azaltmayı, geri kazanımı, yeniden kullanımı sağlamayı, enerjiye dönüştürmeyi amaçlıyoruz. Marmara Denizini koruyor, denetimler yapıyor ve temizlik çalışmalarını gerçekleştiriyoruz. Sessiz İstanbul için gürültü kirliliği ile etkin bir mücadele yürütüyoruz.

Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı olarak gelecek kuşaklara bırakabileceğimiz en güzel miras, güzel bir İstanbul, güzel bir ülke, yaşanabilir bir dünyadır. Herkesi bu sorumluluğun bilinci ile davranmaya davet ediyorum.
Çünkü başka bir dünya yok! #tekbirdünya var ve onu korumak bizim elimizde.